Dünya Mirası Gezginleri Derneği organizasyonu ile Dernek Onur Üyesi Sn. Prof. Dr. Necmi Karul "Taş Tepeler" konulu konferansta İstanbul Konyalılar Vakfı Handan Birim Kültür Merkezinde dinleyicileri ile buluştu. Bu keyifli ve bilgilendirici etkinlik için kendilerine şükranlarımızı sunuyoruz.
Taş Tepeler
Taş Tepeler, insanlık tarihindeki büyük dönüşümü ifade eden yerleşik yaşamın başladığı Güneybatı Asya’da, anıtsal mimarisi, görkemli sanatı ve sembolik betimlemeleriyle ayrıcalıklı yeri olan bir bölgeyi yansıtır. Burası Doğu Torosların, Mezopotamya düzlüklerine alçalan eteklerinde, Şanlıurfa’da Harran Ovası’nın etrafını çevreleyen geniş platodur. Milyonlarca yıl süren konar-göçer yaşamdan yerleşik hayata geçen ilk topluluklara ev sahipliği yapan bu coğrafya bir uçtan diğerine 200 kilometrelik bir alana yayılmaktadır.
12 bin yıllık geçmişiyle insanlık tarihinin bu önemli dönüşümlerinden birine tanıklık eden bölgede, önce yerleşik hayata ardından besin üretimine geçilmiştir. Neolitik Çağ olarak da bilinen bu yeni dönem yalnızca ilk kalıcı konutların inşasına ya da belirli hayvan ve bitki türlerinin evcilleştirilmesine değil, artık çok kalabalık gruplar halinde yaşayan insan toplulukların sosyal ve teknolojik açıdan önemli dönüşümler geçirmesine de sahne olmuştur.
Şanlıurfa Neolitik Çağ Araştırmaları Projesi ya da yaygın bilinen adıyla “Taş Tepeler’’ bugüne kadar çok az bilinen bu dönemi, kapsamlı bir şekilde araştırmaya odaklanan bir projedir. Harran Ovası’nın etrafında bulunan çok sayıda yerleşme, yerleşikliğe geçen kalabalık grupların söz konusu olduğunu göstermenin yanı sıra bu dönemin farklı boyutlarıyla incelenmesine de olanak sağlamaktadır. İlk olarak Göbeklitepe’deki çalışmalarla gün yüzüne çıkarılmaya başlanan ve tüm Güneybatı Asya genelinde özellikle sanatsal üretimleri ve anıtsal yapılarıyla ayrıcalıklı bir yere sahip olan ilk yerleşik topluluklar, bugün Karahantepe, Sayburç, Çakmaktepe, Harbetsuvan, Gürcütepe, Sefertepe ve Yeni Mahalle höyüklerinde yapılan çalışmalarla kapsamlı olarak araştırılmaktadır.